Bilardo Topları

2

Ayrıldığımız gündü.
Mutfaktaydık, buzdolabının yanında, kapısı açıktı..
herşey bambaşka görünüyordu yüzüne vuran o soğuk ışıkta
“Biliyor musun ” dedin. “Sen neye benziyorsun biliyor musun?”

Epeydir aradığın bir şeyi bulmuş olmanın hem sevinç, hem keder veren

gizi bir an için bulandırmıştı yüzündeki tedirginliği, kırgınlığı.

Sis ışığa çıkmıştı. Sonra yavaşça çevirip başını yüzüme baktın kuyuya düşmeye

benzeyen derin bir korkuyla.

“Neye?” dedim, yan yanayken yaşadığımız ayrılığın adını sorar

gibi, “Neye?”

“Bilardo toplarına.”

“Neden?” dedim.

“Yazgını hep başkalarının ıstakalarının insafına bırakıyorsun da

ondan…”

Bir uçurum gibi derinleşen sessizlik o an başlamıştı bile bizi

birbirimizden uzaklaştırmaya.

Beni terk etmeden önce yaptığın son konuşma oldu bu.

Sonra iki arkadaşım geldi, birinin omzunda ağladım, hangisiydi

şimdi hatırlamıyorum.

Sonra birlikte başka bir kente gittik, anlarsın ayrılığın ilk

günlerinde o eve katlanamazdım, sonra ben başka aşklara,

sonra başka evlerin duvarlarına başka takvimler astım..

Şimdi ne zaman birinden ayrılsam

ıstakaların sesi patlıyor kulaklarımda

ardından bilardo topları

dağılıyor dört bir yana..

Seni hatırlıyorum o soğuk ışıkta bir daha

bir daha

bir daha..

Murathan Mungan

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.