Etkileyici bir ilk izlenim yaratmanın sırları
Düşünün bir… Hayatınızda gördüğünüz en çekici kadınla / erkekle asansörde karşılaşıyorsunuz. Veya hayallerinizdeki prenses / prens bir süper markette tam yanınızda domatesleri mıncıklıyor. O anda ne olur? Ağzınız kurur, bu bölgeden çekilen nem, gereksiz bir şekilde ellerinize hücum eder, avuçlarınızın içi terler. Eğer doğru anı yakaladığınızda doğru kelimeler dökülmezse ağzınızdan, hayatınızda açılan o şans penceresi bir daha açılmamak üzere sonsuza dek kapanır. Peki karşınızda tüm ihtişamıyla duran bu yalnız insana ilginç gelebilecek ne diyebilirsiniz veya yapabilirsiniz? Onun dikkatini nasıl çekersiniz? İşte size karşı cins üzerinde iyi bir izlenim bırakmanızı sağlayacak birkaç ipucu:
Rahat görünün: Karşı cinsten birini etkileme telaşında olan herkes genellikle en büyük hatayı yapmaya meyillidir. Yani kaş yapayım derken göz çıkarırlar. Anlaşılmayacak derecede hızlı konuşabilir, ellerindeki içeceği veya yiyeceği etrafa döküp saçabilir, alakasız laflar edebilirler. Karşınızdakini hem biraz olsun eğlendirmek hem de etkilemek için yapmaya hazırlandığınız esprilere veya hareketlere girişmeden önce derin bir nefes alın. Şöyle kısa bir durum kontrolü yapın. Az sonra yaşayacağınız birkaç dakika, onunla ilgili planlarınızın sadece küçük bir kısmı; bu nedenle rahat olun, eğlenmeye çalışın ve bu görüşme sonucunun ne olacağına kafanızı çok takmayın.
Sevimli ve eğlenceli olun: Karizmatik görünmek uğruna Yunan heykelleri gibi soğuk durmayın. İnsanların kendilerini yanında rahat hissettikleri ve en çok eğlendikleri kişilerden etkilenmeye meyilli olduklarını unutmayın. “İyi vakit geçiriyorum, senin yanında eğleniyorum” hissi bulaşıcıdır, eğer yeteri kadar inandırıcı olursanız, onda da bu hissin oluşmasını sağlarsınız. Üstelik de muhtemelen gülümsediğiniz zaman daha hoş görünüyorsunuzdur.
Zeki görüneceğim diye kasmayın: Etrafınızda zeki geçinen tiplerin konuşma ve davranışlarını hatırlayın. Ne kadar itici, ne kadar sıkıcı, ne kadar boğucu değil mi? Sanırım bu bile zekanızı ispatlamaya kalkmamanız için iyi bir neden. Siz doğal olun, zorlama konulara girişmeyin ve felsefeden uzak durun!
Bakışlarınızı konuşturun: Gözleriniz onun gözlerini yakalasın, başka bir yerini değil! Peşinde olduğunuz kadın tam da siz onun kalçalarına göz atarken sizi yakalasa, veya peşinde olduğunuz adam kasada ödeme yaparken gözünüzü dikip cüzdanına bakıyorsanız? Gözleriniz sadece gözlerinde olsun. Kim bilir, bugün onun gözlerinin sıcaklığında kaybolurken, yarın birlikte ay ışığını seyredip romantizmin doruklarında kaybolursunuz?
Hafif temastan kaçınmayın: Ama tabii çocukluk arkadaşınız gibi davranarak bir samimiyet kurmaya kalkmak da çok zorlama olur. Bu noktada yapılması gereken en önemli şey, zamanlamaya ve karşınızdaki kişinin tepkilerine çok dikkat etmek. Diyelim ki karşınızdaki kişi bir espri yaptı. Gülerken hafifçe koluna dokunun. Eğer o da sizinle birlikte güler ve kendini geri çekmezse, bu sarı ışık anlamına gelir. Yine de yeşil ışığı görene kadar sabretmelisiniz.
Dış görünüşünüze her zaman dikkat edin: Evinizden 5 dakikalığına bile çıkacak olsanız saçınızı başınızı düzeltin, yırtık sökük ve uyumsuz ev kıyafetlerinizden kurtulun. Unutmayın ki, hayatınızın aşkıyla nerede ve ne zaman karşılaşacağınız asla belli olmaz.
Duruş ve yürüyüşünüze özenin: Sağlam ve dik bir duruş, özgüvenin ilk işaretidir. Buna karşın önde kavuşmuş kollar veya kambur bir duruş, kendinizi güvende hissetmediğiniz mesajını verir. İster ayakta ister otururken sohbet ediyor olun, omuzlarınız mutlaka dik olsun.
Fikirlerinizi belirtin ama inatçı olmayın: Karşınızdaki insanın her söylediğine kafa sallayıp onaylamakla, söylediği her şeye atlayıp karşıt bir görüş yaratmak arasındaki dengeyi iyi kurun. Kendi fikirlerinizi belirtmekten çekinmeyin. Ancak ifadesiz kalır veya tepkilerinizi abartırsanız, yanlış bir izlenim uyandırabilirsiniz.
Kendiniz olun: İşte bu her şeyin başı! Tüm bu kurallara uyacağım diye sınırlarınızı çok zorlarsanız, uzun vadede kendi kendinizi baltalamış olursunuz. Yapabileceklerinizin sınırlarını iyi çizin ki, size birkaç beden büyük veya birkaç beden küçük bir kalıba girmeye çalışmayın. Karşınızdakinin sizi olduğunuz gibi tanımasına fırsat verin. Paketinizin çok parlak olmasının pek bir önemi yoktur, önemli olan içinden çıkanla karşınızdaki kişinin ilgilenip ilgilenmeyeceğidir. Artı puan almak için onu yanlış yönlendirmeyin; mesela et yiyorsanız vejetaryenim demeyin. Uzun vadede en sağlıklı birlikteliklerin, yalansız ve kartların açık oynandığı bir iletişim üzerine kurulduğunu unutmayın.