Uçlarda yaşamak istedim; ama hiç “en” lerim olmadı benim…

0

Uçlarda yaşamak istedim; ama hiç “en” lerim olmadı benim. Mesela en sevdiğim film yoktu ya da bir şarkı. Birini seçsem diğerinde aklım kalır, seçmediğime haksızlık yaptığımı düşünürüm. O yüzden ortalama bir hayatım oldu.. En sevdiği şarkı değil de, çok sevdiğim şarkılar oldu mesela. Hiç birini şu an eski duygularımla dinleyemediğim. Hiçbir işi en iyi ben yapamadım. İstersem yapar mıydım onu bile denemedim. “En büyük başarınız nedir” diye sorsalar, “ilkokulda sınıf başkanı olmaktı” diyebilirim sadece. Zaten onda da en çok oyu benim almama rağmen “artık başkası olsun” diyen öğretmenim yüzünden demokrasiye inancımı kaybetmiştim. Bir de hayalimde bir meslek olmadı hiç. Olsaydı o mesleği yapamayacağımı biliyordum çünkü. İnsanları neden çok sevdiğimi düşünmüştüm mesela bir ara. Sebebini bulunca sevmekten de vazgeçtim. “En büyük pişmanlığın nedir?” deseler pişmanlıklardan ziyade onların hikayeleri gelir aklıma. “Hep acemisin” derim kendime. En iyi bildiğim bir konu yoktur mesela.Bilmek çoğu zaman cahaletin dik alasıdır. Bir konuyla ilgili hiçbir fikrimin olmaması daha caziptir aslında. İkilemde kalmıyorsun en azından. En iyi bildiği konuda afallamak üzer insanı. “Çok bekledim ve bu sefer beklediğime deydi”dediğim bir şey de olmadı henüz. O süreç bende elde edince hevesimin kaçması şeklinde işliyor sanırım. Mesela şimdi ben de çıkıp sana sorsam “hayatındaki “en” değerli insan kimdir? diye, aklın karışır. Bir insan söylersin bir bakmışsın yokluğunda yaşayamam dediklerinin, gün gelmiş varlıklarına tahamül edemiyorsun. Sonra bir kez daha çıksamkarşına desem ki “en şanssız olduğun konu nedir?” diye sayarsın üç beş bir şeyler. Hayallerini anlatırsın sonra belki. En güzel hayalinin nasıl kırıldığını vs. Ama işte bilemezsin, belki de o “en güzel” diye kurduğun hayal, gerçekleşmeyecek kadargüzeldi. Diyeceğim o ki; bütün bu “en” lerden dönüp hangisine sahip olduğuna bakarsan ortaya karışık bir şeyler çıkar. Kararsızlık ne beter şeydir mübarek. En sevdiğin şarkı, en sevdiğin film, en sevdiğin yol, en sevdiğin hayal, insan,mekan vs.Bu kadar “en” lerimizden sonra geldiğimiz noktayı açıklayacak olursak, sanırım yine başa dönmüşüz.Diyorum ya “Hep acemiyiz ve hep acemi kalacağız.”

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.