Damdan Damlaya Damlaya Göl Olmaz ya

0

Burası dip kapalı,
Tabanı su, tavanı çemen…
Sekiz gündür seyrandayız…
-İkisi ağır onbir yaralı,
Tamamen idiot-lojik bir maraza yüzünden-
Romatizmaya epey yakın bişey olmalı ki bu romantizma,
Küherçileli duvarlara baktıkça,
Sevgilimle mantar toplamaya gittiğim günler geliyor aklıma…
Yalnız bu kadar münbit, bu kadar sulak bir yerde
Su dökecek bir hendek veya ağaç arkası bulunmaması tuhaf…
Diyeceğim kapının herdaim üstümüze kapalı durduğuna bakarsan,
Sıkıştıkça tuvalet kapısına başvurmamız olağan, değil mi,
İki saatte bir en azından?..
Anlatabilirsen anlat bunu Piç Feyzullah’a
Hela bekçisi değil ya, kendisi şerefli bir gardiyan!
Siz hep kendinizi düşünüyorsunuz diyor, haklı olarak,
Midem bulanıyor, diyor,buranın kokusundan…
O yüzden herhalde öğleden beri görünmediydi;
Hal kalmamış hiçbirimizde,
Saat hiç yoksa yedi,
Bir yandan sıcak, bir yandan büyük-küçük aptest derdi…
Sayım zamanı muhakkak gelir, açarlar deyince, ben,
Başoğlu kocaman tırtıl gibi kıvranıp durduğu yerden,
Hayatta hiç bu kadar sayılmak istememiştim, dedi.

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.