Yol ve Yolculuk Üzerine …

0

 

Nereye gittiğinizi bilmiyorsanız alarmınızın çalması farketmez. (Watley)

 

 

Sevilmeyen yol, kalabalık olduğu zaman bile ıssızdır
(Lagarlof)

 

 

En uzun yolculuklara bile küçük bir adımla başlanır.
(Lao-Tze)

 

 

Ben doğru yolda kaybolmuş kişi görmedim.
(Sadi)

 

 

Yolculuğa çıkarken gözlerini ve kalbini yanına almayı unutma.
(Alcot)

 

 

Gönül yolculuk sevmez, bilge insan evinden çıkmaz. Yolculuk ahmakların cennetidir.
(Emerson)

 

 

Aşk yolunun garip inişleri ve yokuşları vardır.
Çıkarken baş döner, inerken gönül bulanır.
(C. Şahabettin)

 

 

İnsan, huzur bilmez bir gezginden başka bir şey değildir.
Erek karanlıktadır, onu tanımamıştır.
Olsun varsın, önemli olan: Yolu bilir.
(Anna Grosser-Rilke)

 

 

Yol, kendine bir yer bulamamış kişinin özlemidir.
Yerini yitiren kişi yola çıkmak zorundadır.
Her yola çıkış, çıkılacak yeni yolların sorumluluğunu da getirir.
Yola bir kez çıkmış kişi, dursa bile, artık, hep, yolda kalacaktır.
Kendi yolunu bulamayan, bütün yolları boşuna yürür.
Yolunu kendin yürüyebilmek için, yönünü kendin koymak zorundasın.
Sahici yürüme, yol açmadır.
Yola çıkan kişinin tek ‘yardımcı’sı, yolu, yanında, onunla birlikte yürüyendir. -yoldaştır.
Her (yeni) yol için temel belirleyici, (eski) bir yolun sonuna dek yürünmesidir.
Yer de, yön de, yol da bilinçtir.
Özgürlük budur belki de: Sürekli bir yersizlik, sürüp giden bir yol…
(Oruç Aruoba)

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.