Aşk Dedin Ya Adıma…

0

Aşk dedin adıma, Aşk dedim sana… Yüreğime bir kelebek bıraktın uçuşan!!!  Sevinçler hediye ettin canlı duygulardan oluşan içimde kıpırdayan … Geri dönmek üzere bıraktın, öptüğün yerde bekleyeceğim dönmeni…

Peki, ne yapacağız şimdi! Ben senin yanında küçük bir kız oluyorum, olacağım; sen ise yanımda çoğalacaksın. Söz veriyorum… Bazen büyüyeceğiz ulaşacağız gökyüzüne, bazen küçüleceğiz sığacağız bir noktaya. “Dengeyi sağlayacağız” dedin ya bana… “Her şey dengede gizli…”

Belki hastalıklı düşüncelerimiz yaklaştırıyor bizi bize. Belki tanıdık yaşanmışlıklarımız, belki göz bebeklerimizin rengi, belki de dudaklarımızın birbirinin tadını beğenmesi…  Belki yıllar önce bir bütündük biz! Koptuk, koparıldık, ayrıldık farkında değilken… Hep diğer parçacığımızı aradık, hatalar yaptık bulmaya çalışırken. Bilmiyorum… Bildiğim, “biz” düşüncesinin beynimdeki tüm kötü sesleri, ağrıları iyileştirdiği. Yok ettiği… Bizi tamamladığı, tamamlamaya hazırladığı…

Mutluluk, hayal edip o hayalin ucuna tutunmak mı? Birbirinin içine geçen yüreklere güven tomurcukları serpiştirmek mi? Varlığını hep içinde hissetmek mi? Duygularınla şarkı söylemek mi?

Bilmiyorum!

Peki ya sevmek? Saçlarımı şefkatle okşaman mı? Gözlerime tutkulu bakman mı? Dudaklardaki şehvet mi? Ruhuma kattığın huzur mu? Üşüyen ellerimi ısıtman mı? Soğuktan akmaya yüz tutan burnumun ucuna gelen sıvıyı, boynundaki atkınla silmen mi? Kahvemin içindeki şekeri kaşığınla karıştırman olabilir mi sevmek? Ya da sevmek yanındayken gideceğin dakikaya odaklanıp o anı kendine zehretmek mi? İki yarım hayatın etrafına zamk sürüp yapışmasını beklemek olabilir mi sevmek, emek vermek, özlemek, özlerken birbirini duygularla beslemek mi yoksa sevmek?

Bilmiyorum!

Ama çok ciddi bildiğim bir şey var… Evet, darılsak da, kırılsak da, konuşmasak da günlerce, biz biz olmaktan ayrılmayalım… Uzakta da olsak hep biz olalım… Kimsenin, hiç bir şeyin bizi,“sen-ben” gibi tekilleştirmesine müsaade etmeyelim… Yapmayalım bunu… Dokunamasak da birbirimize sevişmeden uyumayalım. Sarmaşık olalım, dallarımızı kimsenin kesmesine izin vermeyelim… Beynimizle değil, yüreğimizle sevelim, aklımızla değil, kalbimizle düşünelim… O kadar çok aklıyla düşünen gördüm ki; aklımı kaybettim, aşkı kaybetmemek için kalbimizle düşünelim…

Biz bir risk aldık hüzün! Birbirimizi sevmek ve güvenmek adına söz verdik. Biz karar verdik duygularımızla, gözümüzü kapadık olanlara, olmuşlara, olacaklara… Ama zaman “durun bir dakika” diye bağırdı bilinmeyen tarafından hayatın. “Durun, beni yok sayamazsınız, ben varım, hatta öyle bir varım ki; sizden bile fazlayım…”

Sordun ya bana “ içimi huzursuz eden sensizliğe bir çare bul, bizim sonumuz ne olur?”

Sonu yazan, ne sen ne ben sadece zaman…

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.